Kimseden fayda ummam, dilenmem kol kanat;
Kendi boşluk ve gökkubbemde uçar giderim;
Eğilmek, esaret zincirinden ağırdır boynuma;
Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür bir şairim.

Tevfik Fikret

18 Ocak 2011 Salı

Sabah - Sıkıntıdan uçuk çıktı

Sabah - Sıkıntıdan uçuk çıktı

Erzurum uçağında konu, "Arena Stadı'nın açılışında yaşanan tatsızlıklar." Polat, "Yüzümün haline bak" diyor ve ekliyor: "Sıkıntıdan yara bere içindeyim. Dudağımda koca uçuk çıktı"

Fenerbahçe Başkanı , Erzurum Olimpik Tesisleri gezisine daveti yapan Kulüpler Birliği Başkanı olarak ev sahibi konumunda. Saydığım kadrolar havalimanı lokantasında kahvaltı ederken konunun ne olduğunu tahmin etmeniz güç değil sanırım. Elbette ki ortak mevzu "Arena Stadı açılışında yaşanan tatsızlıklar." Az sonra Galatasaray Spor Kulübü Başkanı da ileriden görülüyor ve herkes bir hayli sıkıntılı günler geçiren Polat'a moral destek vermek için yarışıyor. Lakin esas 'moral verme seansı' az sonra bindiğimiz özel uçakta gerçekleşiyor. Aziz Yıldırım ve Adnan Polat kalkıştan kısa süre sonra kokpitin yanıbaşındaki hostes kabinine gidiyorlar. Onlara önce Levent Kızıl sonra da Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener katılıyor. Bu kadroyu görüp de yerimde oturup durmam mümkün mü?


'HALİME BAK SAVAŞ'
Makinelerimi boynuma takıp yanlarında alıyorum soluğu. Adnan Polat beni görünce bir kez daha dile getiriyor sıkıntısını. - Yüzümün haline bak Savaş. Yara bere içinde kaldım sıkıntıdan. Dudağımda koca uçuk çıktı. Biz ne güzel arzuların, düşüncelerin peşindeyken neler oldu bitti. Kayseri Stadı, Kasımpaşa, Olimpiyat, Saracoğlu statları gibi harika tesisler yapılmış. Trabzon'da denizi doldurarak şahane bir stat yapılacak yakında. Biz de bu altın zincire örnek bir halka eklenmesinin gururunu yaşayacaktık, kırıldık. Hem benim hem Özgener ve Kızıl'ın gönül alıcı, yüreğe su serpici sözlerimiz art arda geliyor ama yüzündeki solgunluk gitmiyor 'nın...

'TÜRK FUTBOLU İÇİN NİMET'
Sonunda Aziz Yıldırım devreye giriyor. Yine tahmin edeceğiniz gibi faturayı basına keserek başlıyor siteme: - Savaş sen gazeteci olarak söyle bana. Seyirciyi geren basının abartılı, yalan yanlış yayınları değil mi? Devamlı gerginlik ve tartışmadan prim yapmak istiyor bazı basın mensupları. Böyle bir modern stadın açılıyor olması bırakın Galatasaray'ı, öncelikle Türk futbolu için, tüm seyirciler taraftarlar için bir nimet. Sahadaki futbol rekabetini tesis çatışmasına dönüştürmekten kim ne fayda sağlayabilir ki?

Genelleme yaparsanız hem şahsen üzülürüm hem de özü sözü kalemi doğru pek çok meslektaşımı üzmüş olurum. 30 yıldır tanışırız. Adnan Başkan ya da siz tek satır yanlışımı görüp duydunuz mu mesela?
- Senden ve bazı gerçekçi gazetecilerden değil şikâyetimiz ama bir örnek vereyim. Geçenlerde meslektaşınız İhsan Topaloğlu'nu yattığı hastanede ziyarete gittim. 1-2 saat yanında oturdum. Çıkışta birileri görüp gazeteciye haber vermiş. O gazeteci de aradan 10 gün geçtikten sonra "Aziz Yıldırım takımın kötü gidişiyle çöktü. Sağlığı berbat. Hastanede prostatına baktırdı fena çıktı" diye yazdı. Aradım gazeteyi baktım ki yazan adam kuş olmuş uçmuş. Müdürlerini bağlattım ve çok ağır konuştum yalan yok.

'YIKILMA DADAŞ!'

Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın bir hastane ziyaretinin ardından yayımlanan "Prostatına baktırdı" şeklindeki haberi naklederkenki tavrı, jest ve mimikleri Adnan Polat'ı bile kahkahayla güldürüyor sonunda. Polat Başkan kaptan pilotun daveti üzerine kokpite girdiğinde yüzünde güller açıyor neyse ki. Hele Erzurum'a indiğimizde, havaalanı çıkışına toplanan hemşerileri "Yıkılma Dadaş!" diye bağırarak destek olunca, eski güleç haline dönüyor Adnan Polat.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder