Kimseden fayda ummam, dilenmem kol kanat;
Kendi boşluk ve gökkubbemde uçar giderim;
Eğilmek, esaret zincirinden ağırdır boynuma;
Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür bir şairim.

Tevfik Fikret

18 Ocak 2011 Salı

Radikal / Haftanın kötüsü Polat / Spor / ERKAN GOLOĞLU

Radikal / Haftanın kötüsü Polat / Spor / ERKAN GOLOĞLU

Haftanın kötüsü Polat

ERKAN GOLOĞLU

19/01/2011

Başbakan'ın tribünde protesto edilmesi gündeme damgasını vurdu, iyi de oldu. Benim söyleyeceğim şey şudur:


Başbakan’ın tribünde protesto edilmesi gündeme damgasını vurdu, iyi de oldu. Benim söyleyeceğim şey şudur: Adnan Polat, haftanın en kötüsüdür. Benzer hatayı yapan hakem birkaç hafta dinlendirilir, futbolcuya para cezası verilir, hocadan rapor istenir.

Başbakan “Bu statta Galatasaray’ın Allah’ın kuruşu parası yoktur. Stat, Galatasaray’ın kullanımına tahsis edilmiştir, bununla ilgili anlaşmalar da henüz yapılmamıştır” dedikten sonra Polat’ın kamuoyuna ettiği laflar, iyi veya kötü yönetici bunu bilemem, ama kötü bir futbol aktörüyle karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor. Ne demişti Polat, hatırlayalım: “Protestocular camiamızdan değildir. Onları tespit edip tribüne almayacağız.” Okula da hastaneye de alınmasın.

Başbakan’ı protesto eden taraftar, gönül verdiği takımın başkanını belki seçemez, o kadar gücü olmayabilir. Ama bir kulübün başkanı, o ülkenin başbakanını protesto edenlerin Galatasaraylı olmadığına karar verecek birisi değildir. Başbakan’ı beğenmediğini dile getiren taraftarı tribüne alıp almamaya karar veremez. Ne yaptı o taraftar? Onu suçlayıp mahkûm edecek, tribüne almayacak hangi ‘Şiddet Yasası’ var? Başbakan’ın dediği gibi, “Ağzı olan konuşuyor.” Ağzı olan, o stadın kendisine verilmiş bir rüşvet olmadığını söyledi tribünde. Bunu beğenmeyebilirsiniz, hoş bulmayabilirsiniz, haksız bulabilirsiniz. Ama ağzınız varsa, söyleyeceğiniz laf, en fazlasından, “Çok üzüldüm” demek olur. Bu da sizin hakkınızdır. Tıpkı Başbakan’ı protesto etmeyen taraftar gibi...
O stat, siyasi iktidar tarafından taraftara verilmiş kömür yardımı değil. O taraftarın, adı bile başlı başına bir büyük değer olan Ali Sami Yen’i vardı zaten. Adı Arena olan şimdiki stat, imparatorların ve gladyatörlerin değil, halkın, yani taraftarın stadıdır. Başbakan’ı protesto eden taraftara sahip olmak, büyük bir onurdur. O başbakan kim olursa olsun. Erdoğan, Kılıçdaroğlu veya her kimse. Ülkesinin siyasetçisini beğenmediğini hiçbir şiddete başvurmadan ifade edebilecek bir taraftarın başkanı olmak, o onuru taşıyabilmekle ilgilidir. O onur, UEFA’yı kazanmaktan daha değerlidir. Tabii, anlayana!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder